İlk Ezan

Medineli sahabilerden Abdullah b. Zeyd (r.a.), bir sabah Resulullah (s.a.v.) Efendimiz'in yanına geldi. Rüyasında elinde çan taşıyan yeşil elbiseli bir adam gördüğünü anlattı. Adamla yaptığı konuşmayı net bir şekilde hatırlıyordu. Elindeki çanı satın almak istemiş, adam da niçin alacağını sormuş. O da namaz vakitlerini duyurmak için almak istediğini söylemiş. Bunun üzerine yeşil elbiseli adam, “ben sana daha güzel bir yol göstereyim” diyerek bildiğimiz ezanı okumuş. Abdullah b. Zeyd r.a. rüyasını anlatmayı bitirince Rasul-i Ekrem (s.a.v.): İnşallah bu hak rüyadır. Bilal ile birlikte kalk da gördüğünü ona öğret. O da ezanı okusun. Çünkü o senden daha gür seslidir, buyurdu. (Ebu Davud)


Mescidin yakınında bulunan yüksek bir binaya çıktılar. Abdullah, Bilal'e söylüyor, o da yüksek sesle tekrarlıyordu.


Bütün dünyanın duyduğu ilk ezan buydu. Kıyamete dek okunacak ve susmayacaktır.


Ezan bir çağrı en büyük hakikatin ilan edildiği bir çağrıdır.


“Büyük sadece Allah'tır.
Allah'tan başka ilâh olmadığına şahitlik ederim.
Muhammed'in, O'nun resulü olduğuna şahitlik ederim.
Namaza koşun!
Kurtuluşa koşun!
Büyük sadece Allah'tır.
Allah'tan başka ilâh yoktur.