Mnela'nın Denizi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Mnela'nın Denizi

Yaradanına sevdalı yürekler...

Dareyn Dergisi 31. Sayı Yayında!
 
 
Allah'ın kahretmediğini görüp şaşırma!
Mühlet verdiğini düşün ve ürper!
 
 

Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

Biliyor muydunuz?

4 posters

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

1:B Biliyor muydunuz? C.tesi Eyl. 27, 2008 11:36 pm

Elam

Elam
Yönetici

Yönetici

Kendinizi Türklere Emanet Edin

16. yüzyılda Osmanlı Devleti'nin gelişme yolu üzerinde direnmiş ve Türk orduları ile savaşa tutuşmuş olmasından dolay Katolik Avrupa tarafından kendisine "Hıristiyanlığın şövalyesi" ünvanı verilen Boğdan Beyi Büyük Stefan'ın ölüm döşeğin de, evlatlarına gayet ibretli bir şekilde: "Belki de yakında himayeye muhtaç olacaksınız Asla Rus'a yanaşmayın. Haindir, sizi yok eder. Fakat kendinizi Türklere emanet edin. Adil ve merhametlidirler" diyerek nasihat ettiğini...

Ecdadımızın Silinmez İzleri

1976 yılında Suudi Arabistan’ın Cidde şehrinde, deniz suyunu tatlı suya çeviren bir tesisin açılışından sonra meslektaşları ile sohbete girişen dönemin Türkiye Büyükelçisi Necdet Özmen'in bir ara söze: "Bu Suudi Arabistan'ın ilk tuzdan arıtma tesisidir" diye başlaması üzerine Fransız Büyükelçisinin hayretler içinde kalarak:"No... Sör... Bu Suudi Arabistan'ın ilk tuzdan arıtma tesisi değildir. İlki Osmanlılar'ın 1800'lü yılların sonunda yaptığıdır" diyerek ecdadımızın eşsiz mirasından habersiz yaşayan elçimizi mahcup ettiğini...

Ziya Gökalp’in Ölümü

Türkçülük fikrinin ünlü simalarından biri olan Ziya Gökalp'in hayatının son anlarında Fransız hastanesinde yatarken ebedi aleme intikal etmeden bir gece önce, mukaddesata galiz küfürler ederek başını duvarlara vura vura öldüğünü...
Cesedinin de hastane morgunda Hıristiyan geleneklerine göre muamele yapılarak kaldırıldığını...

Bitmeyen Osmanlı Sevgisi

Balkanlar'dan Orta Doğu'ya kadar büyük bir coğrafyanın 1. Cihan Savaşından sonra elimizden çıkmasına rağmen, o topraklarda yaşayan halkın hala büyük bir hasretle "Osmanlı Osmanlı" diye sayıkladığını .. Budapeşte'den gelen bir yazarımıza bir Boşnak,ın "Madem ki İstanbul'a gidiyorsun Allah aşkına o şehrin toprağını benim için öp Allah benim canımı İstanbul'u görmeden almasın!" dediğini Trablusgarp'daki ihtiyar Cezayirlilerin, boyunlarına muska diye Osmanlı parası taktıklarını...
Biliyor muydunuz?


Devamı gelecek...

http://mnelam.blogcu.com

2:B Geri: Biliyor muydunuz? Paz Eyl. 28, 2008 2:37 pm

Toprak

Toprak
Bronz Üye

Bronz Üye

devamı gelsinn sağolasın elamcığımm

http://www.derecik.org

3:B Geri: Biliyor muydunuz? Paz Eyl. 28, 2008 5:06 pm

Elam

Elam
Yönetici

Yönetici

Vahşetin Böylesi

1096 yılında Haçlıların Kudüs'e girerek 40. 000 Müslümanı kılıçtan geçirdikten sonra Gödofroi dö Buygom' un Papa II Urban' a yazdığı mektupta:

"Kudüs'te bulunan bütün Müslümanları katlettik, malumunuz olsun ki, Süleyman Mabedi'nde atlarımızın diz kapaklarına kadar Müslüman kanına batmış olarak yürüyoruz. "

diyerek barbarlıklarını belgelediklerini...

Pis Kokusundan Dolayı Kovulan Elçi

Veli lakaplı II. Bayezid'in padişahlığı. döneminde İstanbul'a, Moskova
kralının elçisi sıfatıyla Mihail Plachtneef isimli birinin geldiğini . .

Bu adamın, insanı istifra ettirecek kadar pis kokmasından dolayı yıkanması
için hamama götürüldüğünde, bu keferenin hayatında hiç hamam görmemiş olup
yıkanmak ve çamaşır değiştirmek adetine aşina olmadığı ve kimse ile
görüştürülmeden pisliğinden dolayı İstanbul'dan kovulduğunu...

İade-i Ziyaret

Meşhur bir politikacımıza Fransa'da: "Siz Osmanlıların Viyana kapılarında ne
işiniz vardı? diye sorması üzerine, o politikacımızın gayet veciz bir
şekilde: "Haçlı seferlerinin iade-i ziyaretiydi diye cevap verdiğini...

İçi Yivli Toplar ve Ecdadımızın Sızlayan Kemikleri

Yavuz Sultan Selim Han'ın Ridaniye Savaşı'nda, ileri görüşlü babası Sultan
II Bayezid' ın icadı olan "içi yivli topları kullanarak büyük başarılar elde
ettiğini..

Bugün ise bizlerin hala II Bayezid'in bu büyük icadını tarih kitaplarımızda:
"Yivli top 1868 de Almanlar tarafından icad edildi" diye okutma gafletini
göstererek ecdadımızın kemiklerini sızlattığımızı..

Biliyor muydunuz?

Devamı gelecek...

http://mnelam.blogcu.com

4:B Geri: Biliyor muydunuz? Salı Eyl. 30, 2008 7:20 pm

Rüzigar

Rüzigar
Yönetici

Yönetici

Ağaca Asılan Zekat Parası

Fatih Sultan Mehmet Han devrinde bir Müslümanın. günlerce dolaşıp yıllık
zekatını verebileceği fakir birini arayıp bulamadığını
Bunun üzerine zekatının tutarı olan parayı bir keseye koyarak
Cağaloğlu'ndaki bir ağaca asıp, üzerine de:

"Müslüman kardeşim, bütün aramalarıma rağmen memleketimizde zekatımı verecek
kimse bulamadım. Eğer muhtaç isen hiç tereddüt etmeden bunu al"
diye
yazdığını..

Ve bu kesenin üç ay kadar o ağaçta asılı kaldığını......


İnsanlığın En Muhteşem Harikası

Osmanlı içtimai yapısı üzerine uzman olan Erlanyen Üniversitesi
profesörlerinden Hutterrohta :

"Osmanlı Devleti, geniş topraklarını ve üzerindeki çeşitli kavimleri,
Topkapı Sarayı'ndan mükemmel bir şekilde idare ediyordu. O saray da batıdaki
en mütevazi bir derebeyinin sarayı kadar bile büyük değildi. Bu nasıl
oluyordu?" diye sorulduğunda, Profesör Hutterroht'un:

"Sırrını çözebilmiş değilim. 16. asırda Filistin'in sosyal yapısı üzerinde
çalışırken öyle kayıtlar gördüm ki hayretler içinde kaldım. Osmanlı, üç yıl
sonra bir köyden geçecek askeri birliğin öyle yemeğinden sonra yiyeceği
üzümün nereden geleceğini planlamıştı. Herhalde Osmanlı, devlet olarak
insanlığın en muhteşem harikasıdır" diye cevap verdiğini...


Abdülhamid Han'ın İstihbarat Gücü

Batılı emperyalist güçlerin, Ermenileri piyon olarak kullanıp kışkırtarak
Anadolu'da karışıklıklar çıkardığı günlerde, İngiliz Büyükelçisi'nin Sultan
Abdülhamid'e gelip, küstahça: "Daha ne kadar Ermeni öldüreceksiniz?" diye
sorma cüretini göstermesi üzerine, Ulu Hakan'ın keskin bakışlarını elçinin
üzerine dikerek:

"Filan gün, filan saatte Karadeniz'in filan noktasına yaklaşıp, karaya
Ermenileri Türklere karşı silahlandırmak için şu kadar sandık malzeme
çıkaran ve komitacılara teslim eden İngiliz gemisinde, Türk başına kaç silah
bulunuyorsa tam o kadar Ermeni öldüreceğiz. " cevabını verdiğini...Sultan
Abdülhamid'in bu muazzam istihbarat gücü karşısında İngiliz elçisinin
dehşete kapılarak aptallaştığını...


Lavrens'in İtirafı


Arapları aldatarak Osmanlı Devleti aleyhine kışkırtıp isyana sevkeden
İngiliz casusu Lavrence'in, yardımcıları Nuri Said, Faysal ve Şerif Hüseyin
ile birlikte Şam'da Türkleri katlettikten sonra: "'Evet onları isyana ben
kışkırtmıştım. Ama böylesine vahşice kan dökeceklerini hiç tahmin
etmemiştim. Bazı mahalleleri gezerken silahsız Türk askerlerinin nasıl
öldürüldüklerine bakamadım;tiksindim bu vahşetten..." diyerek itirafta
bulunduğunu .


Biliyor muydunuz?

Devamı gelecek...

http://mnelam.benimforum.org

5:B Geri: Biliyor muydunuz? Çarş. Ekim 01, 2008 11:49 am

SideLya

SideLya
Bronz Üye

Bronz Üye

ßen bilmiyodum paylaştıgın için :aro: Devamı nı bekliyoruz inş.

http://askimakber.blogcu.com

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Similar topics

-

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz