Mnela'nın Denizi
Would you like to react to this message? Create an account in a few clicks or log in to continue.
Mnela'nın Denizi

Yaradanına sevdalı yürekler...

Dareyn Dergisi 31. Sayı Yayında!
 
 
Allah'ın kahretmediğini görüp şaşırma!
Mühlet verdiğini düşün ve ürper!
 
 

Bağlı değilsiniz. Bağlanın ya da kayıt olun

MEKTUBAT'I RABBANİ'DEN NUR DAMLALARI

Aşağa gitmek  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

1MEKTUBAT'I RABBANİ'DEN NUR DAMLALARI Empty MEKTUBAT'I RABBANİ'DEN NUR DAMLALARI C.tesi Eyl. 20, 2008 3:51 pm

vusl@t

vusl@t
Altın Üye

Altın Üye


Bu mektupta; ertelemeyi ve tehir etmeyi engellemek ve şeriata sahip olmaya teşvikten bahsedilmektedir.

İmam-ı Rabbani (k.s.) bu mektubu Muhammed Şerif’e hitaben yazmıştır.

Ey Oğul!

Şu an tam fırsat anlarıdır. Manen derlenip toparlanma sebepleri hemen elde edilmesi gereken şeylerdir. Ey kıymetli vakit olan gençlik çağını en üstün ameller olan Mevla Teala’ya ibadet ve itaatle geçirmelidir.

Şeriatın yasakladığı ve şüpheli gördüğü şeylerden kaçınarak beş vakit namazı cemaatle kılmaya devam etmek de pek güzel bir ameldir.

Nisap miktarı mala sahip olunduğunda zekat vermek de, dinimizin farz kıldığı ibadetlerdir. Zekatı büyük bir nimet bilip hakkıyla yerine getirmelidir. Mevla Teala, yüce ihsanıyla kullarına 24 saat zarfında beş vakit namazı farz kıldı.

Ticaret mallarından , çayırda otlayan ehli hayvanlardan kırkta bir oranında fakirlere zekat vermeyi de farz kılmıştır.

Sonra helaller dairesini de çok geniş tuttu.

Yukarıda anlatılana göre; yirmi dört saatten bir saati Mevla’ya ibadetle geçirmeyip tembellik etmek, malın kırkta birini cimrilik yaparak fakirlere vermemek, gayet geniş olan helal dairesinin dışına çıkıp haramlara ve şüpheli işlere dalmak; doğrusu insafsızlığın son noktasıdır.

Gençlik çağı Nefsi emmarenin hüküm sürdüğü, şeytanın her istediğini yaptırdığı bir çağdır. Bu esnada yapılan az bir amele çok büyük bir mükafat verilir.

Yarın yaşlanıp iyice güçten düşülünce kuvvet ve duygular zayıflar. Derlenip toparlanma sebepleri darmadağın olur. O zaman da pişmanlık ve perişanlıktan başka bir şey kalmaz.

Yarına kalamayabilirsin. O zaman da tövbenin bir çeşidi sayılan pişmanlık ve perişanlık da kolay olmaz; bu fırsatı da kaçırırsın. Böyle olunca hiç bitmeyen azapla, sonsuz cezayla karşılaşabilirsin. Bu haberi bize, sözünde hiç yalan yanlış bulunmayan, asilerin önüne çıkacak azaptan sakındırmak isteyen Efendimiz (s.a.v.) bildirdi. Gençlik çağında mel’un şeytan; Mevla’nın yüce ihsanını bildirip amelleri bıraktırmak için kandırmak maksadıyla insanın kalbine vesvese verir. İsyana teşvik eder.

Çok ama çok dikkat gerekli…

Uyanık olmalı ve bu dünyanın sıkıntı ve imtihan yeri olduğunu, dost ve düşmanların bir arada yaşadığını, işin sonunun ne olacağının bilinmediğini ve Allah’ın rahmetinin her şeyi kapladığının bilinmesi gereklidir. Bu manayı şu ayeti kerime bizlere bildirmektedir; “Rahmetim her şeyi kuşatmıştır.” (Araf:156)

Kıyamet günü ise, her şeyin karşılığının bulacağı bir yerdir. Dostlarla düşmanlar orada ayrılacaklardır. Mevla Teala bunu şu şekilde buyurmaktadır. “Ey günahkarlar! Bugün siz (bir tarafa) ayrılın!” (Yasin:56)

İşte o an rahmet kurası, dostlar adına çıkar. Düşmanlar ise daima mahrum, kesinlikle melun olurlar. Şu ayeti kerime bu manayı bildirmektedir. “Onu (rahmetimi, küfürden, masiyetten) sakınmakta, zekat vermekte, bir de ayetlerimize iman etmekte olanlar (yok mu?) işte onlara has olmak üzere tespit edeceğim” (Araf:156)

Üstteki manadan da anlaşılacağı gibi, ahirette rahmet ve kerem, ebrar zümresine ve hayırlı Müslümanlara tahsis edilmiştir.

Evet, son nefesin iyi verildiği takdirde; Müslümanların bu rahmetten mutlaka nasipleri olacak ve aradan uzun bir zaman geçse de cehennem azabından kurtulacaklardır.

Fakat bu kadar isyan ve kötülük karanlığının birikip yığılmasından sonra iman nuru nasıl kalabilir? Allah’ın emrettiği hükümlere aldırış etmeden sağ salim dünyadan Ahirete nasıl gidilir?

Alimler bu konuda; küçük günahlara devam etmek büyük günahları işlemeye götürür, büyük günahlara ısrarla devam etmek de inkara götürür. Böyle bir şeyden Allah’a sığınmak gerektiğini söylemişlerdir.

- Bu manada bir şiir;

Az anlattım sana derdimi sebebi korkudur

Sizi yormaktan, yoksa kalan kelam çoğudur

Allah-u Teala, bizleri razı olduğu işleri yapmaya muvaffak eylesin. Anlatılmasını istediğimiz şöyle bir konu vardır.

Bu mektubu getiren Mevlana İshak, benim dostlarımdandır. Eskiden beri komşumuzdur. Yardıma ihtiyacı varsa yardımcı olmanız yerinde bir davranıştır. Yazı konusunda bilgisi vardır. hatta bu konuda ihtisası da vardır.

Vesselam…

BU MEKTUPTAN ALABİLECEĞİMİZ DERSLER

1-) Gençlik çağının geri dönmesi mümkün olmadığından bu zamanı Mevla’nın razı olacağı amellerle geçirmeliyiz.

2-) Mevla Teala’nın farz kıldığı amelleri hakkıyla eda etmeliyiz.

3-) Helallerin dairesini Mevla’nın çizdiği sınırların dışına çıkmadan kullanmalıyız.

4-) Yaptığımız hatalardan dolayı yapacağımız tövbeyi fazla geciktirmemeliyiz.

5-) İyilerle kötülerin ayrılacağı her şeyin karşılığının tastamam verileceği kıyamet günü gelmeden kendimize çeki düzen verip cennet tarafına ayrılanlardan olabilmek için gayret göstermeliyiz.

Sayfa başına dön  Mesaj [1 sayfadaki 1 sayfası]

Bu forumun müsaadesi var:
Bu forumdaki mesajlara cevap veremezsiniz